
Evet kabul ediyorum biraz ihmal ettim...
Ama bir yıl aradan sonra gelen yoğun kar ile eve kapanıp iyice karamsarlaşmışken yine bir yıldır görmediğim annemin Erzurum'a gelişi ile bu şoku atlattım. İnanın hiç durmaksızın yağan kar ve soğuk bizi eve hapsetti. Çocukları hasta etme korkusundan dışarıya çıkmadan yaşamaya çalışıyoruz. Erzurum'un soğuğuna alışkın olmayan bünyeleri hemen yıkılıveriyor. Biz bile Antalya ve İstanbul da geçen yıllardan sonra buraya çok zor alıştık.
Sağolsun annemin oğluşumla ilgilenmesi ve bana birbirinden güzel tart ve kurabiye kalıpları getirmesi sonucu yeni bir tarif yapma fırsatı bulabildim. İnanın bu soğuk havada pencereden yağan karı seyrederken dumanı tüten bir kahvenin yanında bu pişmaniyeli tartlardan daha güzel bir şey olamaz. Kesinlikle tavsiye ediyorum harika bir lezzet özellikle çocuklar ve ruhu çocuk olanlar için.. Sevgili Missçilek'in Sofra dergisi için yaptığı Abajur kurabiyelerden esinlendim ve bende biraz değişiklik yaparak bu tartları hazırladım. Hem şık hemde çok lezzetli oldular.Sevgili İpek'in ellerine sağlık.

- 1,5 su bardağı un
- 5 çorba kaşığı tere yağı
- 1 çay bardağı pudra şekeri
- 2 yemek kaşığı kakao
- 1 tutam tuz
- üzeri için pişmaniye
Yapılışı: Unu, oda sıcaklığındaki tereyağını ve diğer malzemeleri karıştırarak yumuşak bir hamur elde edilir. Bunun için 1-2 çorba kaşığı su ilave edebilirsiniz. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopararak yağlanmış kalıpların içine yerleştirilir. Her birinin içine ağırlık yapması için fasulye,nohut gibi bakliyatlar konulur. Ve fırına verilip pişirilir. Soğuyan tartların ortalarına pişmaniye ve antep fıstığı konularak servis yapılır. Afiyetler olsun..
Hamur Malzemesi:
Meyveli Tart Üst Malzemesi:
Bundan yıllar yıllar önce bir gün eşimle beraber isimlerimizden nasıl anlamlı kelimeler oluşacağı hakkında yorumlar yaparken "ARMEDA" ismini keşfettik. Benim eşimin ve kızımın isimlerinin çok güzel bir birleşimi olmuştu.O zamanlar daha oğluşum dünyaya gelmemişdi. Eşim emekli olduktan sonra emekli maaşı ile veya piyangodan çıkacak para ile bir işyeri açarsak ismini ARMEDA koyalım diye espri yapmıştı, hiç piyango bileti almadığımız için.. Benimde çok hoşuma gitmişti bu isim..O zamanlar böyle bir sitemizin olacağı açıkcası hiç aklımın ucundan bile geçmemişti. Zaten yeni evli ve mutfak işlerinde acemi sayılırdım. İtiraf etmeliyim ki yeni doğan oğluma isim ararken bile bu uyuma dikkat etmeye çalıştık.. Yani ARMEDA'dan Arda doğdu desem yalan olmaz..
Yapılışı: Tüm malzemeler yoğurulup yumuşak bir hamur elde edilir. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparılıp yuvarlandıktan sonra yumurta akına batırılır. Üzerleri çok kızarmayacak şekilde pişirilir. Soğuduktan sonra reçele ve hindistan cevizine bulanır...İşte bu kadar..Afiyet olsun.. 
